Kapitalizm, Doğa ve İnsan Küresel Elitin Aldığı Önlemler Sonucu Ne Durumdadır?


Dünya gezegeni vahşi ve düşüncesiz, bilimsel olmayan KAPİTALİZMİN ve Emperyalizmin ve onların gizli ordularının ve örgütlerinin  etkisiyle 21. yüzyılda da hızla kirletiliyor, ekolojik dengeler bozuluyor ve dünya nüfusu hızla fakirleşiyor. Uluslararası verilerle, aşağıda sıralanan bazı gerçekleri çarpıcı bir biçimde gözler önüne sermek istiyorum, bu gerçekleri gözönüne aldıktan sonra gerek gezegenimizi, gerekse insanlığın durumunu bir yorumlayalım isterseniz10.  Dünyayı yönetmekte olan ve bizi bir FİRAVUNLAR DEVRİNE doğru götürmekte olan Küresel Elit ve onun gizli örgütlerinin son 150 yıldaki marifetlerini bir sıralayalım.    

1. Dünyanın yarısı ( 3 milyar insan) günde sadece 2 dolarla yaşıyor (ayda 60 dolar) 11 
2. En fakir 48 ülkenin gayri sıhhi milli hasılası (GDP-Gross Domestic Product), dünyadaki en zengin 3 adamın toplam gelirinden daha az.  
3. 21. yüzyıla girdiğimizde yaklaşık 1 milyar kişi okuma yazma bilmiyor veya isimlerini yazıp, imzalayamıyor (her altı kişiden biri).  
4. 2000 yılında, dünyada silahlara ayrılan paranın sadece yüzde biri harcansaydı, her yıl tüm dünyadaki okumamış olan çocukları okutmak mümkün olabilirdi.  
5. Dünyadaki en zengin 100 oluşumun % 51’ini tröstler ve çokuluslu şirketler, geri kalan % 49’unu ise devletler oluşturuyor.   Bu tröst ve çokuluslu şirketlerin (corporations) en tepedeki 200 tanesi dünyadaki tüm gelirin % 75’ine sahip. Artık şirketler, tröstler ve çokuluslu şirketler, pek çok devletten çok daha güçlü.12    
6. Dünyadaki gelişmiş ülkelerdeki popülasyonun (nüfusun) yaklaşık % 20 si, dünyadaki tüketim malzemelerinin toplam % 86-90’nını tüketiyor13
7. Dünyadaki zengin ülkelerdeki en zengin kişilerin yüzde 5’i, ihracatın % 82’sine sahip, yabancı yatırımların da % 68’ine sahip. En alttaki % 5 ise, bu oranların % 1’inden çok daha azına sahip. 
8. Zenginler ile yoksullar arasındaki gelir ve mal dağılımı 1820 ile 1992 arasında incelendiğinde, şöyle bir sonuç görülüyor (ortalama değerler kıyaslanıyor):   

1820’de en zengin kişiler en fakir kişilerden ortalama 3 kat zengindi. 
                                                 
10 (http://www.globalissues.org/TradeRelated/Facts.asp#fact1 ) 
11 Ignacio Ramonet, The politics of hunger, Le Monde diplomatique, November 1998.The 9th International AntiCorruption Conference Plenary Address by James Wolfensohn, August 2000., EarthTimes.org, October 24, 2000.  
12  http://www.ips-dc.org/reports/top200.htm 
13  http://hdr.undp.org/reports/global/1998/en/  

1913’de bu oran 11 katına çıktı. 
1950’de bu oran 35 katında çıktı. 
1973’de bu oran 44 katına çıktı. 
1992’de ise bu oran 72 katına çıktı.  

Yani 21. yüzyılda yaklaşık olarak, en zengin sınıf, en fakir sınıftan nerdeyse 80 kat daha fazla şeye sahip. Bu alınan değerler ortalama değerlerdir. Aslında durum çok daha vahimdir. Örneğin en tepedeki 358 milyarder tröst sahibinin toplam geliri, gezegendeki gelirin nerdeyse  % 45’ine ve toplam 2.5-3 milyar insanın gelirine yakındır. Yukardaki oranlar belli persentiller için belirtilmiştir.14 


 9. ÇOCUKLAR:  2000 yılında tüm dünyada yaklaşık 1.7 milyon çocuk fakirlik yüzünden ölmüştür. o 2000 yılında dünyada 2.2 milyar çocuk yaşamaktadır. Bu çocukların 1 milyardan fazlası aşırı yoksuldur.  
o 1.9 milyar çocuğun 640 milyonunun barınağı ve evi yoktur (3 çocuktan biri).      
o 400 milyonunun temiz ve sağlıklı suyu yoktur (5 çocuktan biri).  o 270 milyonunun ise sağlık hizmetlerine ulaşımı yoktur, hiç bir sağlık hizmeti alamamaktadırlar (7 çocuktan biri).  
o 121 milyon çocuk hiç eğitim alamamaktadır.  

2003 yılında 10.6 milyon çocuk 5 yaşına ulaşmadan ölmüştür (bu sayı Fransa, Almanya, İtalya ve Yunanistan’daki toplam çocuk sayısına eşittir). 2.2 milyon çocuk aşısızlık yüzünden, 15 milyon çocuk da HIV-AIDS nedeniyle ölmektedir15.  
                    
10. 48 en fakir ülke tüm küresel ihracatın sadece % 0.4’ünü yapabilmektedir.  
11. 1999’da en zengin 200 kişinin toplam geliri (mal hariç) yılda 1 trilyon doları geçiyordu; buna karşın gelişmemiş 43 ülkedeki   582 milyon insanın toplam geliri sadece 146 milyon doları buluyordu.  (Bu resmi sayıdır, gayri resmi sayılar çok daha fazlaydı!) Örneğin J.P. Morgan ve Rockefeller ailelerinin sadece ikisinin toplam gelirinin ve mal varlığının 6-7 trilyon doların üzerinde olduğu bilinmektedir. Usame bin Laden ailesinin ise Amerika’daki aktif parasının 1.5-2 trilyon dolar olduğu bilinmektedir. Birleşmiş Milletlerin vermiş olduğu ve Batılıların kullanmakta olduğu sayılar aslında gerçek oranları çok da doğru yansıtmamakta ama sadece bir ön fikir vermektedir.  
12. 1.1 milyar insan (tüm dünya nüfusunun altıda biri), temiz sudan yoksundur. 2.6 milyarı ise çok sağlıksız koşullarda yaşamaktadır (üçte biri). Bu temiz suya sahip olmayan nüfusun, üçte biri günde 1 doların altında parayla yaşarken, üçte ikisi 2 doların altında parayla yaşamaya çalışıyor.   13. Tüm bunlara karşın ABD’nin istihbarat örgütlerinin başını çektiği psikoaktif madde (temelde, ekstazi, metamfetamin, cannabis, haşhaş, eroin vb.) ticaretinden yılda kazanılan miktar 0.7-1 trilyon dolar civarındadır. ABD’nin sadece kendi silah harcaması yılda 500 milyar doları geçmiştir (resmi rakamları genellikle bir kaç misli ile çarpmak gereklidir, resmi sayılar silah ve uyuşturucu ticaretinde gerçek değerleri vermemektedir). Küresel olarak silahlara ayrılan para bir kaç yılda bir kaç trilyon dolardır.  
14. Tüm bunlara karşın  1998 yılında, Dünyaya ait enteresan bir harcama listesiyle karşı karşıyayız16


 Bu yazıyı hazırlarken, Birleşmiş Milletler veya UNICEF, WHO sayfalarında rastladığım diğer sayılar ve gerçekler çok daha korkunçtur. Sadece burnumuzun dibindeki Irak’ta Amerika’nın faşist ideallerini gerçekleştirmek ve Amerikalı şişkolar  10-20 sent daha ucuza benzin kullansınlar diye (ABD’de benzin Türkiye’dekinin 3-5 katı daha ucuzdur), 1 milyon insan öldürülmüş, 3-3.5 milyonun üzerinde insan evsiz kalmış, milyonlarca insan yaralanmış, yüzbinlerce kadına tecavüz edilmiş, 500 binin üzerinde insana işkence yapılmıştır. Uluslararası mahkemeler, uluslararası insan hakları kurumları, uluslararası sağlık veya yardım teşkilatları ve insanlığı savunduğunu iddia eden diğer teşkilatlar, vakıflar, uluslararası dev kuruluşlar (WHO, UNICEF, Birleşmiş Milletler, Kızıl Haç, Yardım kuruluşları) yapılanmalar 2003’ten beri suskun durmaktadır. George W. Bush ismindeki ruh hastası şahıs aslında bir insanlık suçlusudur; ama bütün dünya bu suça suçortaklığı etmektedir.   

Bunun bir benzerini Vietnam’da da gördük. Vietnam savaşı, savaş milyarderlerinin, silah tüccarlarının ve uyuşturucu baronlarının işine yaramıştı. JFK buna son vermek isterken Amerikan Şirket-Mafya Derin Devleti tarafından öldürüldü. Irak savaşı ve PKK’nın bize karşı yapmakta olduğu ve Barzani-Talabani-PKK-ABD-İsrail beşgeninde gelişen bu son terörist saldırılar da öyle! PKK-Barzani-Talabani  birbirinden ayrılamaz bir bütünlük  arzetmektedir. Ama Türkiye’de her yere sızmış  ihanet şebekesi de bu sistemin içine katılmakta ve Barzani ve Talabani peşmerge-aşiret reislerine orada devlet kurmaktadırlar!                                          

14  http://hdr.undp.org/reports/global/1999/en/ 
15 http://www.unicef.org/sowc05/english/index.html 
16 Maude Barlow. Water as Commodity - The Wrong Prescription, The Institute for Food and Development Policy, Backgrounder, Summer 2001, Vol. 7, No. 3. 


Dünyayı Yöneten Gizli Güçler – Ümit Sayın

Yorum Gönder

0 Yorumlar