Georce Orwell'in ''hayvan Çiftliği''nde Boxer adlı at herhangi bir güçlüğe hep aynı cevabı verir: ''Daha sıkı çalışacağım.''Başlangıçta bu iyi niyetli azmi herkesi etkiler, ama giderek bu sıkı çalışması çok ince şekillerde geri tepmeye başlar. Ne kadar sıkı çalışırsa, o ölçüde daha yapacak iş çıkar ortaya. Ama bilmediği şey çiftliği yöneten domuzların onları kendi çıkarlarına alet ettiğidir. Aslında Boxer'ın azmi öbür hayvanları domuzların yaptıklarını görmekten alıkoyar. Sistem düşüncesinin bu olguya verdiği bir ad vardır: Telafi edici (ödünleyici) geriye bildirim (feedback). İyi niyetli müdahaleler sistemden o müdahelenin yararlarını sıfırlayıcı tepkiler çağırmaktadır. Telafi edici geriye bildirimle karşılaşmanın nasıl olduğunu olduğunu hepimiz biliriz. Siz daha çok yüklendikçe, sistem o ölçüde daha çok geriye itecektir. İşleri düzeltmek için daha çok çaba harcadıkça, bunun da üzerinden bir çaba gerekli görünecektir.
Telafi edici geriye bildirim örnekleri çoktur. İyi niyetli hükümet müdahalelerinin çoğu telafi edici geriye bildirimin kurbanı olur. 1960'larda ABD'de dar gelirliler için konut yapımı ve yıpranıp çökmüş şehir merkezlerinde iş becelerini iyileştirmek için çok büyük programlar uygulanmıştı. Hükümet yardımının büyüklüğüne rağmen bu şehirlerin birçoğu 1970'lerde daha da kötü durumdaydı. Bunun bir nedeni de başka şehirlerden ve kırsal bölgelerden gelen dar gelirli insanların en iyi yardım programı olan şehirlere göç etmesiydi. Giderek yeni toplum konut birimleri aşırı kalabalıklaştı ve iş eğitimi programları başvurularla doldu. Bu arada şehrin vergi tabanı zayıflamaya devam etti, bu yüzden de daha çok sayıda insan ekonomik zorlanma altındaki bölgelerde zor yaşam koşullarının pençesinde kaldı.
Benzer telafi edici geriye bildirim süreçleri gelişmekte olan ülkelere gıda ve tarım yardımında da etkisini göstermiştir. Daha çok besinin olması kötü beslenmeden ölümlerin azalması, net nüfus artışının yükselmesi ve giderek yine kötü beslenmenin ortaya çıkmasıyla ''telafi edilmiştir.''
Aynı şekilde ABD dış ticaretindeki dengesizliğin 1980'lerin ortalarında doların değerinin düşürerek düzeltme çabaları da dış rakiplerin mallarının fiyatlarını dolardaki düşmeye paralel olarak düşürmeleri ile (para kurları ''dolara ayarlı'' ülkelerde fiyatlar otomatik olarak ayarlanıyordu) telafi edilmişti. Bir ülkede içindeki gerilla faaliyetlerinin dış güçler tarafından bastırılma çabaları da çoğu kez gerillaların davalarına daha bir meşruluk kazandırmakta, böylelikle onların kararlılık ve desteğini güçlendirerek direnişin daha fazla direnişine yol açmaktadır. Birçok şirket, ürünlerinden biri birdenbire piyasada çekiciliğini kaybetmeye başlayınca telafi edici geriye bildirim olayını yaşar. Daha saldırgan bir pazarlama yolu tutarlar. Geçmişte bundan hep iyi sonuç alınmıştır, öyle değil mi? Reklama daha çok para harcayıp fiyatı düşürürler. Bu yöntemler müşteriyi geçici süre geri getirir, ama şirketin de epey parasına mal olur. Bunu telafi etmek için tasarruflu uygulamaya geçer. Hizmetin kalitesi (diyelim mal verme hızı veta mal kontrolündeki özeni) düşmeye başlar. Uzun dönemde şirket ne kadar hararetle pazarlanırsa, o kadar çok müşteri kaybeder.
Telafi edici geriye bildirim sadece ''büyük sistemlerle'' sınırlı değildir, bunun bir çok kişisel örneği vardır. Sigarayı bırakıp kilo almaya başlayan ve kendi imajındaki kayıptan ötürü bu stresini hafifletmek için yeniden sigaraya başlayan kişiyi düşünün. Veya küçük oğlunun okul arkadaşları arasında başarılı olmasını çok isteyen ve bu nedenle durmadan problemlerini çözmek için müdahalede bulunan, bu yüzden de kendi problemlerini kendi çözmeyi öğrenemeyen bir çocukla baş başa kalan koruyucu bir anneyi hatırlayın. Ya da bir çalışma ortamına yeni katılıp da kendini beğendirmeye o kadar çok heves eden, bu yüzden de çalışmasına yöneltilen ince eleştirilere cevap vermeyen ve sonunda küsmüş ve ''çalışılması zor biri'' damgasını yemiş olarak kalan birini.
Daha sıkı yüklenme ister giderek artan saldırganlıkta bir müdahaleye olsun, ister doğal içgüdülerin giderek daha bir stresle tutulmaya çalışılmasıyla olsun, tüketip bitiricidir. Ancak kişi ve organizasyon olarak bizler sadece bu telafi edici geriye bildirimin çekimine girmekle kalmayız, onun doğurduğu ıstırabı da yüceltiriz. İlk çabalarımız kalıcı iyileştirmeler üretmekte başarısız kalınca ''daha sıkı yükleniriz'', Boxer gibi sıkı çalışmanın tüm engelleri aşacağı inancına sadık kalırız, bu arada kendimizin de bu engellere ne kadar katkıda bulunduğu gerçeğine gözlerimizi kapatırız.
Beşinci Disiplin: Öğrenen Organizasyonun Temel Taşı : M. Peter SENGE
0 Yorumlar